24 Ağustos 2016 Çarşamba

Ulaş Taçdelen Derin

Yaramda pamuk lifleri
Temizlenemez, kanar, yine terk ederim kendimi
İçimde çocukça bir heyecan; bu kez olacak benim
Doğacaksın gün gibi ellerime titreyip
İlk albümüm, ilk adım, ilk gülümsemen bana
Resmi saklı özel an
Kan gelir kulaklarımdan sondan başa almasam, sana bir isim koymasam
Eksik kalır bir yanım; kanarım yine
En yakınım bakarken bana yabancı mimikleri
Kemiklerim sızlarken ayaktayım, anla beni
Bu kez başarmak zorunda, tercih değil sebebi
Gece 03:00… Belirsiz
Yarın kim bilir?
Sanki umurunda anlattıklarım benim
Ağlattıklarım benim, aldattıklarım benim, sakladıklarım benim
Alın gidin kalanı siz
Gülümseyin
Offf…
Son yaram derin!
Ardına düştüğüm devlerin saçında yıldız
İlk kez arsızım bu kez
Gökyüzüne dalıp çalmak gerek ne varsa, küssem bile kendime bu böyle olmak zorunda
Git, kendini kandırma
Bir karanlık odada kaç yıl ışık beklenir?
Kaç ışık yılı bekledim yüzünü görmeyi
Bir çocuk tebessümüyle kurmak seninle hayal
Duraklar geçip giderdi; yazardı kalem
En güzeli olsun ister, gönül şimdi bi’ çare
Bir şekil tutturmuş giden, ardın sıra bin fare
Yok yalanım, kızgınım en çok da sevdiklerime
Boş yere mi koşturdum herkesten farklı yöne!
Bilindik her formül yalan
Sat ruhunu şeytana soyut fanusta yaşayan
Ben kaostan beslenemem, rüştümü ispatladım
Toprağa yat topla, düştü mü yıldızlarım!

Söz : Ulaş Taçdelen
Müzik : Can Kazaz
Hiç yorum yok :

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder